"De ki: O, Allah birdir. Allah sameddir. O, doğurmamış ve doğmamıştır. Onun hiçbir dengi yoktur.” (İhlâs, 1-4)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
"Şüphesiz Allah Teâlâ sizin için üç şeyden hoşnut olur. Sizin için sadece kendisine ibadet etmenizden, O’na hiçbir şeyi ortak koşmamanızdan ve Allah’ın ipine sımsıkı sarılıp tefrikaya düşmemenizden hoşlanır…” (Müslim, Akdiye 10.)
Muhammed b. Cafer’in şöyle söylediği hikâye edilmiştir:
Halife ile birlikte kayıkta idim. Halife:
"-Ben de birim, Rabbim de bir.” dedi. Ben ona:
"-Sus ey müminlerin emîri, söylediğin şeyi bir defa daha söylersen birlikte suya batar boğuluruz.” dedim.
"-Niçin?” dedi. Ben de:
"-Çünkü sen ikisin: Ruh ve beden. İki kişiden dünyaya gelmişsin: Baba ve anne. İki şey içerisindesin: Gece ve gündüz. İki şeyle hayatını devam ettiriyorsun: Yiyecek ve içecek. İki şeyle berabersin: Fakirlik ve âcizlik. Bir ve tek olan ise kendisinden başka ilah bulunmayan Allah’tır.” dedim. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân 7.Cilt, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Alîm: Her şeyi bilen, hakkıyla bilendir. Allah-ü Teâlâ’ya nisbet edildiğinde, zaman ve mekân kaydı olmaksızın, olmuş olanı, olmakta olanı ve gelecekte olacak şeyleri; küçük-büyük, gizli-âşikâr her şeyi ve her hadiseyi bilen demektir.
Kısa Günün Kârı
Şu üç davranıştan Allah razı ve hoşnut olur:
Allah Teâlâ’yı hakkıyla bilip, tanıyıp sadece O’na kulluk ve ibâdet edilmesinden; Allah Teâlâ’ya hiçbir şeyin ortak koşulmamasından; Allah’ın ipi olan Kur’an’a ve İslâm’a sımsıkı sarılıp tefrikaya düşülmemesinden.
Lügatçe
mahsus: Özgü, has. samed: 1. Pek yüksek, ulu. 2. Daim, ebedi. 3. Kendisine muhtaç olunan. tefrika: Ayrılma, ayrılık.